3 Nisan 2017 Pazartesi

SENDEKİ BEN...

Neyim ben. Kimliğim ne, gerekçelerim ne, isteklerimin karşılığı ne. Değer verilmiş,değersizler kategorisine alınmış, habersizlerden miyim. Arzularım,arzuladığım da kalmış zavallı. Hırçınlığını yansıtıp içindekileri aynayalan birisi, dogrulardan kaçan birisi, hissettiklerini tam anlamıyla kelimelere döküp anlatmaktan çok beden diline ,bedeninin her uzvunu işin içine katarak bunu yapan ve anlaşılmasını isteyen birisi. Düşünceler akıp giderken kalbime kilit vurdum. Dilimi süngüye bürümüş misali cesaret verdim, yapamıycağımı bile bile üstelik... Ne kadar acayip, kendimi kendimle teskin etmek. Beklerken beklenilen olmak ,farklılık ararken ,farkın ta kendisi olmak eeee bu ayrıntıyı öğrenmiş olmanın öfkeyle karışık mahçubiyetini hissetmek soğuk terler eşliğin de tüylerimin derimi terk edermişcesine haliyle. Ne yapıcağımı nasıl yapacağım bilmiyorum! Karamsarlığa boğulmuş beni. Çıkar yolum yok ,hedeflerime giden yol tadilatta ,umutların kırgın ( her zaman ki gibi) sabahın körü borazan sesine benzeyen gürültüyle doğrul aralıksız devam et. Akşamın karanlığın da istirahate çekil. Monoton kendine zamansız çilekeş. Ben benim evet, sen işte sensin diyenden çok niye böyle bir sensini duymak ağır gelmiyor demem yalan olur kendi benliğime. Sevinç gösterme ifadelerim alişıla gelmişin dışında mı, sevgi yansıtış halım çok mu sert, telaffuz şeklim çok mu ağır, tabi sana göre sıradan olma standardına sahip değilsem benim kabahatim mi? Düşüncelerini tasdik etmeyişim sana olan inancımı değistirmez. Hakaret edişim verdiğim karşılıktan. İdeallerini hiçe saymam deger yargılarımı küçük hissettirmenden başka bir şey değil. Ufak olanlara buyuk statüsü hüviyeti vermem de bana ait olan karakteristik bir özelliğim elim de olmayan ama uyguladığım ve buna benzeyen başka bir sürü özelliğimden birisi sadece, o kadar ve bu kadarla da bitmeyeceğinin de bilincine vararak sonu getiriyorum... BAturay İSkender... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder